İŞ TEMPOSUNDA SAĞLIKLI BESLENME SIRRI

İŞ TEMPOSUNDA SAĞLIKLI BESLENME SIRRI

‘Bütün gün masa başındayım, mesai saatlerim çok düzensiz.’

 ‘İşe geç kalmamak için kahvaltımı atlıyorum.’

‘İş yerinde hazırlanan yemekler çok yağlı oluyor.’

‘Her yere araba ile gitme alışkanlığımdan vazgeçemiyorum.’

 ‘Her an müşteriler var, ara öğün yapamıyorum.’

‘Öğle yemeklerimi hep geciktiriyorum.’ Fakat ‘Ofiste Sağlıklı Beslenmek İstiyorum!’

diyenlerdenseniz, size uygun önerilerimiz var.

1) Kahvaltı günün vazgeçilmezidir İşe yetişme telaşı sırasında atlanan kahvaltı, artan insüline karşı azalan kan şekeri nedeniyle çok acıkmamıza neden olur ve bu sebeple hem işe konsantre olamayız, hem de sonraki öğünde fazla yeriz veya masanın çekmecesinde atıştırmalık, tatlı yiyeceklerin bulunmasına ihtiyaç duyarız. Evden çıkmadan önce en azında 1 kâse yoğurt veya 1 bardak süt tüketerek kan şekerimizin dengede kalmasını sağlamış oluruz. Ev yapımı az yağlı peynirli yufka böreği ve ayran da hazır ve lezzetli bir çözüm olabilir.

2) Öğle yemeği 13.00’den önce yenilmelidir. Kimi zaman işlerimiz uzar, kimi zamanda aksilikler yemek saatimizi bulur, müşteriler üst üste gelir iş yerindeki yemekler sevilmez. Öğle yemeğini atlamak veya ertelemek için her zaman bir bahanemiz vardır. Fakat öğle yemeğinin geç yenilmesi veya hiç yenilmemesi biyo ritmimizin bozulmasına neden olur. Kan şekerimizde ani düşüş-çıkış yaşarız. Öğle yemeğinin gecikeceğini düşündüğümüzde öğün vaktine kadar bir ara öğün daha eklemeliyiz. İş yerindeki yemeklerin kalorisini azaltmak için börek, pilav/ makarna, patates gibi seçeneklerin yarısını yersiniz, yemeğinizin suyunu almazsınız, görünürde yağı varsa ayırırsınız. Yemekte sütlü tatlı varsa ara öğün olarak değerlendirmek üzere alabilirsiniz.

3) Fast Food öğle yemeği olmamalıdır Fast food yiyeceklerin yağ içeriği yüksektir, gereğinden fazla kalori almamıza neden olur ayrıca posa içerikleri oldukça düşük olduğundan tokluk hissi vermezler. İçerisindeki katkı maddeleri sebebiyle de alışkanlık yaparlar. Öğle öğününde iş yerinde yemek çıkmıyorsa veya çıkan yemeklerden hoşlanmıyorsak evden peynirli sandviçler, köfte ekmekler hazırlayabileceğimiz gibi tavuklu, ton balıklı salatalarla da dengeli beslenme düzenimizi bozmamış oluruz.

4) Su anahtardır. Su, diyetin anahtarıdır. Sağlıklı beslenmede en önemli rol suyundur. Bu sebeple su içmek unutulmamalı veya ihmal edilmemelidir. İş yerinde her gelen misafirimizle içtiğimiz çay ve kahve suyun yerini tutamaz, hatta diüretik etkileri sebebiyle vücuttan suyun atılmasına sebep olur. Su içmeyi unutmamak için görebileceğiniz yere not asabilir veya su şişesi bulundurabilirsiniz. Ya da teknolojiden faydalanarak telefonunuzun size suyu hatırlatmasını sağlarsınız. Çay-Kahveyi şekersiz ve sınırlı sayıda tüketebilirsiniz.

5) Ara öğün gün içerisinde tatlı bir moladır Ara öğünlere bir zorunluluk olarak bakmamalıyız. Ara öğün yapmaya vaktimizin olmaması kendimize haksızlık etmemizdendir. Akşam üzeri güzel tarçınlı limonlu yeşil çayın yanında içi çiğ bademle doldurulmuş hurmalara, ya da tarçınlı ılık süt eşliğinde kuru meyvelerle tatlandırılmış ince bir dilim keke kim hayır diyebilir ki.. Bu kadar vaktiniz yoksa veya toplantıdaysanız, en azından bir ayran içerek ara öğününüzü yapabilirsiniz. Vaktiniz var ama pratik bir şeyler tüketmek istiyorsanız, taze meyvelerle 1 kutu yoğurt da gayet güzel bir ara öğündür. Ara öğün olarak çikolatalar, kremalı bisküviler-kekler, krakerler tercih edilirse, kan şekerinizde ani bir dalgalanma söz konusu olur ve bu dalgalanma daha çok acıkmanız ile sonuçlanır. İşin daha kötü boyutu iş ortaklarınızı suç ortakları yapmanızdır. Hep birlikte sağlıksız bir şeyler yiyerek işe mola veriyor isek birbirimizi sağlıksız beslenmeye yönlendirmiş oluruz. Sağlıklı günler…

Yorum Yaz